Doğada bol miktarda bulunan ve tat verici özelliğinden dolayı hemen her besin maddesinde kullanılan tuz, geçmiş zamanlardan günümüze en değerli mineral kabul edilmekte. Vücudumuzdaki suyu tutma özelliğine sahip tuz aynı zamanda kas ve sinirlerin çalışması için de son derece gereklidir. Ancak fazla tüketildiğinde vücuda yarardan çok zarar sağlayan tuz, doğaya dönüş akımı ile birlikte sofralarda çok daha organik bir türü olan deniz tuzu ile yer almaya başladı.
Deniz tuzu, insan bedeni ile son derece uyumlu bir yapıya sahiptir. Kimyasal bileşimi, insan kanındaki tuzla büyük benzerlik taşır. İnsan kanında yer alan değerli madensel tuzlar, deniz tuzunda da mevcuttur. Deniz tuzunun içinde 80 kadar mineral bulunur. Tuz; göl, deniz ve kayalardan saf olarak elde edilerek işlenir. Katkı malzemesi katılmaksızın hazırlanabilmesi için uygun ortamların gelişmiş olması önemlidir. Tuz kaynağı, düşük nem ve suyun buharlaşmasını sağlayacak oranda güneş ışığı gibi. Bu yöntemle elde edilen tuz insan sağlığı için son derece faydalıdır çünkü içinde hiçbir kimyasal madde yoktur. Tuz rafine edilmesi ile birlikte bu özelliklerini kaybeder.
Deniz tuzunun yararları oldukça yüksektir. Doğal bir tuz olduğu için herhangi bir kimyasal içermez ve bu nedenle de sağlıksız değildir.