Bodrum, Türkiye’nin en popüler tatil merkezlerinden biri olarak bilinir. Ancak, çoğu ziyaretçi gibi ben de Bodrum’a her gittiğimde hayal kırıklığına uğradım ve kendimi yolunmuş kaz gibi hissettim. Neyse ki, sonunda bu düşüncemi değiştiren ve Bodrum’u gözümde yeniden canlandıran bir yer keşfettim: Orfoz Restoran. Bu küçücük deniz ürünleri restoranı, Bodrum’a yolu düşen herkesin mutlaka uğraması gereken bir durak.

Orfoz’un Hikayesi

Orfoz, yedi yıl önce iki deniz ve yemek meraklısı genç tarafından açılmış. Bodrum’a yerleşen Sarozlu kimya mühendisi iki kardeş, Çağrı ve Çağlar Bozçağa, bu restoranı kurarak hayallerini gerçekleştirmişler. Zeki Müren’in evine yakın, manzarası olmayan, yaklaşık 40 kişilik küçük bir mekan burası. Ağabey Çağrı mutfağı yönetirken, daha genç olan Çağlar ise satın alma ve servisi üstlenmiş. Aile geleneği, anne ve babanın Marmaris Bozburun’da işlettiği aynı isimli restoranla devam ediyor.

Özgün ve Zengin Bir Menü

Orfoz’un en dikkat çeken özelliklerinden biri, sabit bir yemek listesinin olmaması. Kendinizi garsona teslim ediyor ve yemeklerin size sorulmadan art arda gelmesini bekliyorsunuz. Her tabak ayrıntılı olarak tanıtılıyor ve belirli bir noktada “Tamam mı, devam mı?” diye soruluyor. Bu noktadan sonra mutfağın gerçek ağır topları devreye giriyor ve şölen başlıyor.

İlk Lezzetler

Öncelikle, fırında sımsıcak ısıtılmış pidelerle başlayan bu lezzet yolculuğu, zeytinyağlı taze sırık börülcesi, füme yılan balığı ve marine edilmiş tombul sardalye balığı ile devam ediyor. Zeytinyağı, kurutulmuş domates ve kekikle hazırlanmış soslu köy peyniri, ince kıyılmış yeşillikler ve sarımsaklı sos içinde servis edilen dikenli deniz salyangozları, bu başlangıç tabaklarının sadece birkaç örneği.

Ana Yemekler ve Özel Tatlar

Ana yemeklere geçtiğinizde, kereviz sapı, çeşitli otlar ve iskorpit ile yapılmış balık çorbası, pembe domatesli taptaze karışık salata, parmesanlı ve beşamel soslu istiridye gibi eşsiz lezzetlerle karşılaşıyorsunuz. Taptaze kidonyalar, fırınlanmış midyeler, içinde incecik kıyılmış sebzeler ve minik taze karidesler bulunan deniz ürünleri pilavı ve közlenmiş bostan patlıcanı gibi birbirinden leziz yemekler ardı ardına geliyor. Özellikle fırında közlenmiş küçük bostan patlıcanı, bol sarımsaklı zeytinyağı ile sıcak servis edilerek kaşıkla içi oyularak tabağınıza aktarıldığında, bu kadar basit bir yemeğin bu kadar lezzetli olabileceğine inanmak zor.

Şölenin Finali

Bu noktada doysanız da, restoranın genç sahibi Çağlar, en azından küçük bir parça ızgara ahtapot tatmanız için ısrar ediyor. Gelen ahtapot kolu, kuzu küşnemeden daha kalın ve pamuk gibi yumuşacıktı. Restoranın bir diğer ünlü spesiyalitesi ise mavi yengeç. Tatlı olarak ise kalbura bastı öneriliyor. Ancak bu noktada yerimiz kalmadığından, ev yapımı likörlerin yanında sunulan olgun kızılcık ve elma dilimleri ile taptaze çikolataların tadına bakmakla yetindik.

Eğer yolunuz Bodrum’a düşerse, şu sıralar en güzel günlerini yaşayan bu beldemizde Orfoz’da yer ayırtmayı ihmal etmeyin. Bu küçük ama samimi restoran, deniz ürünleri sevenler için adeta bir cennet. Kendinizi lezzet şölenine teslim edin ve her yudumda, her lokmada Bodrum’un tadını çıkarın. Orfoz, Bodrum’un gastronomik haritasında kesinlikle kaçırılmaması gereken bir durak.

Deniz Erbil