FREE WORLDWIDE SHIPPING OVER $100

LAST CALL: LOWEST PRICE GUARANTEE 50% OFF. EXPLORE

Mekanlardan
Posted in

Yıllara meydan okuyan tatların adresi: Nazar Profiterol

Posted in

İstanbul’da şahane bir profiterol yemek istediğiniz zaman gideceğiniz adres belli, Nazar Profiterol… Profiterol denildiği vakit akla gelen yerlerin başında geliyor Nazar Profiterol.

Misafirlerinin mutlulukla ayrıldığı Nazar Profiterol’ün işletmecisi Bahattin Boğaz, yıllara meydan okuyan müesseseyi, 1974 yılında tek başına devralmış. Kurtuluş Caddesi üzerinde bulunan mekân, ilçenin en eski ve köklü pastanelerinden…

Bahattin Boğaz, Rize’nin Çayeli ilçesinde 1947 yılında dünyaya gelmiş. 19 yaşına geldiğinde İstanbul’a yerleşen Boğaz, çırak olarak başlamış şu an sahibi olduğu mekânda. Çalıştığı pastanenin işletmecisi olması, kendisini gururlandırıyor olmalı… Mesleğin tüm detaylarını ve inceliklerini öğrenebilmek için yabancı ustaların yanında çalışan saygıdeğer işletmeci, kendini mesleğine adamış bir usta. 18 yıl boyunca profiterol üzerine araştırmalar yapan Boğaz, Paskalya Çöreği’nin çok meşhur olduğunu söylemeden edemiyor. Öyle ki, Vedat Milor dahi mekâna gelerek şöyle demiş: “Ömrümde yediğimin en iyisi.”

Ürünlerin en büyük özelliği taze oluşu…
Tüm Avrupa’yı gezdiğini ve gezdiği yerlerdeki pasta ustalarından birçok şey öğrendiğini söylüyor başarılı işletmeci. Sürekli olarak gözlem yapan Boğaz, ‘hep daha iyisini nasıl yaparım’ diye düşündüğünü ve bunun üzerine çalıştığını belirtiyor. “Kalitesiz ve ucuz bir ürün yapmayı hiçbir zaman düşünmedim” diyerek, kalitenin kendileri için ne kadar önemli olduğunu da vurguluyor. Nazar Profiterol’de ürünlerin çeşidi bir hayli fazla. Ürünlerin en büyük özelliği ise her zaman taze olması. Kaliteli malzemeler ve sevgi ile harmanlanan ürünlerin birçoğu günlük olarak hazırlanıyor. Her pasta çeşidinin bulunduğu Nazar Profiterol’de; petiföy, Türk Tası, ekler, meyveli petiföy ürünlerden sadece bazıları… Sabahları en çok tercih edilen ürünler ise pizza ve paskalya çöreği imiş.

“Profiterolün sosunu kendimiz yapıyoruz”
Profiterolün en önemli kısmının sosu olduğuna dikkat çeken değerli işletmeci: “Profiterolün sosunu kendimiz yapıyoruz. Asla dışarıdan almayız. Bazı işletmeler, profiterol sosunu, pasta malzemeleri satan yerlerden alırlar. Bizim en büyük farkımız sosumuzu kendimiz yapmamız. Bunu lezzetimizle de kanıtlıyoruz” diyor. Profiterolün içindeki kremayı da kendilerinin yaptığını söyleyen Boğaz, katkı maddesi kullanmadıklarını da üzerine basa basa söylüyor.

Paskalya çöreğine asla su koymuyor, hamuru da sadece sütle yoğuruyorlarmış. Ürünlerinin kalitesinden bahsederken kiliselerin dahi özel günlerinde kendilerinden alışveriş yaptıklarını söyleyen deneyimli işletmeci, ürünleri kadar müşteri çeşidinin de çok olduğunu bildiriyor. Ürünlerde sakız esansı yerine gerçek damla sakızı kullanılıyor. Ayrıca margarin yerine de tereyağı kullandıklarını belirten Boğaz şöyle devam ediyor: “Basitliğe uzağız. Bütün malzemeler kaliteli olmak zorunda. Her malzemeyi tartıyla ölçüyoruz. Ne eksikliğe ne de fazlalığa asla tahammülümüz yok.”

“Katkı maddesine tahammülümüz yok!”
Katkı maddesi kullanımına karşı olan Boğaz, pastacılık fuarına gittiğinde her malzemenin hazırının bulunduğunu söyleyerek şöyle diyor: “Pastacılık fuarına gittiğimde her şeyin farklı olduğunu gördüm. İçerisine sadece su katılarak hazırlanan kremalar var. Bu bence çok yanlış. Katkı maddesi kullanmak demek her şeyi basite indirgemek demektir. Kısacası ortada ne kalite ne de lezzet kalıyor.” Ürünlerinde asla katkı maddesi kullanmadıklarını ve başarılarında bunun büyük payı olduğunu işte bu sözleriyle destekliyor başarılı işletmeci…

Kaynak: Food in Life Gastronomi Yayınları