FREE WORLDWIDE SHIPPING OVER $100

LAST CALL: LOWEST PRICE GUARANTEE 50% OFF. EXPLORE

Mekanlardan
Posted in

Yenilenen yüzüyle Çeşme Dalyan Balıkçısı

Ataşehir’in ilk balık restoranı olan Çeşme Dalyan Balıkçısı‘nın konsepti ve mönüsü Şef Tolga Atalay’ın danışmanlığında yenilendi.

Misafirlerler için daha konforlu ve ferah bir ortam sunan mekan, mönüsündeki değişikliklerle de lezzet severlerden tam not alıyor. Ege otlarıyla hazırlanan spesiyalleri, birbirinden özel mezeleri ve itinayla seçilen mevsim balıklarıyla iddialı olan mekanda her seçenek birbiriyle yarışır lezzette…

Ataşehir’de 2008 yılında kapılarını açan Çeşme Dalyan Balıkçısı, bölgenin ilk beyaz örtülü balıkçısı olma özelliğini taşıyor. Donat Şirketler Grubu tarafından devralınan ve varolan kalitesinin arttırılması hedeflenen mekan, yenilenen yüzüyle misafirlerini ağırlıyor. Çeşme Dalyan Balıkçısı’na misafir olarak yapılan değişiklikleri Şef Tolga Atalay’dan dinledik. “Çeşme Dalyan Balıkçısı zaten çok başarılı bir mutfak konseptine sahipti. Buna bazı eklemeler ve salonda değişiklikler yaptık” diyen Atalay, Çeşme Dalyan Balıkçısı’nı hem Ege kültürünü hissettiren hem şehir konseptine uyum sağlayan bir mekan olarak tanımlıyor. Çeşme Dalyan Balıkçısı’nda balıkların kiloyla seçilmesi ve meze dolabının olması bir Dalyan özelliği olarak öne çıkıyor. Dolapta 20 ile 40 arası günlük meze yer alıyor. Diğer bir Dalyan özelliği ise Ege otları. Mekanda 10 ile 15 arası ot çeşidi, günde en az 7-8 çeşit olarak değişimli şekilde sunuluyor. Labadadan şevketi bostana, pancar otundan ısırgana kadar Ege otlarını hem soğuk hem sıcak olarak bulmak mümkün. Mekanda klasiklere saygı duyuluyor ve bu klasikler doğal sunumlarla masalara geliyor. Atalay, “Biz tereyağda karidesi, tereyağda karides gibi yapıyor ve sunuyoruz. Oynamamızı gerektiren bir özellik yok; yeter ki karidesimizi İskenderun’dan seçerek getirelim. İyi malzeme kullanarak klasiklere saygı duyuyoruz. ‘Hangi sosla ahtapottan ne yaparız’ çabasında değiliz” diyor.

Ege’yi hissettiren melez mönü
Çeşme Dalyan Balıkçı’nda yerli tüm balıkları bulmak mümkün. “Türkiye’nin dört denizi var, bu yüzden biz sadece Ege balığı satmıyoruz. Çok iyi Karadeniz yerli kalkanı sunuyoruz. Kalkanı ızgara tandır yapıyoruz. Karadeniz hamsisi veriyoruz. İskenderun’dan lagos getiriyor ve sunuyoruz. Çanakkale’den de istiridye getiriyoruz” diyen Atalay, mönüyü “Metropol bir şehirdeyiz ve mönümüz 12 aylık bir iklime uygun olmak zorunda. Dolayısıyla Ege’nin balık kültürünü hissettirecek melez bir mönümüz var” diyerek tanımlıyor. Ot kavurmasında kalkan tandıra… Çeşme Dalyan Balıkçısı’nda mezeler oldukça iddialı. Lezzet, sekiz saat toprak güveçte kömür ateşinde pişirilen pilakiyle başlıyor. Ilık yenmesi gereken pilaki; Atalay’ın deyimiyle ‘helva’, özel bir tat sunuyor. Ot kavurması da mutlaka denenmesi gerekenler arasında bulunuyor. Çeşme’nin klasiği olan ‘atom’ ise acısıyla meşhur. Süzme yoğurt, tereyağı, sızma yağ, sarımsak ve Arnavut biberiyle yapılan meze, mekanın en beğenilenleri arasında. “Acı sevmeyenler bile tatmak için masaya istiyorlar” diyen Atalay, midye dolmanın da lezzetiyle öne çıktığını söylüyor. Balıklarsa her pişirme şekliyle oldukça iddialı. Bölgede en çok ızgara balığın tercih edildiğini söyleyen Atalay, “Kendi suyunda ve domatesli olmak üzere beyaz ve kırmızı buğulamamız da beğeniliyor. Kalkan tandır yine iddialı seçenekler arasında” diyor. Mekanda fener kavurma ve bol tereyağlı karides mutlaka denenmesi gerekenler arasında. Özel bir tereyağı kullandıklarını söyleyen Atalay, “Tereyağının çok denmesine karşıyız. Karides, bol tereyağıyla gelince anlamlı. Zaten işin en keyifli kısmı ekmeği tereyağına banmak” diyor.

Özel lezzetler
Çeşme Dalyan Balıkçısı’nda istiridye, kalkan, sarımsaklı kum midyesi tava gibi güne özel lezzetlerle karşılaşmak mümkün. Istakozlu fettucini içinse Atalay, “Balıkçıda makarna olur mu?” sorusuna “Canlı bir ıstakoz bulursak niye olmasın!” diye cevap veriyor. Mekanın tatlı seçenekleri de meze ve balıklar kadar iddialı. Kabak, ayva ve incir tatlısı gibi mevsimsel meyve tatlıları, Çeşme usulü sakız muhallebisi, haşhaş tatlısı ve sufle öne çıkanlar arasında bulunuyor.

Metropolde Ege detayları
Mekan, abartıdan uzak yalın bir atmosferde misafirlerini ağırlıyor. Konforun öne çıktığı ortamda hem öğle yemekleri hem de akşam yemekleri için şık bir ortam sunuluyor. “Gündelik bir balıkçıyız. Beyaz masa örtümüz var ama insanların hafta içi balık yemeye geleceği kadar da rahat bir ortam sunuyoruz. Yalnızca hafta sonu restoranı değiliz” diyen Atalay, bölgedeki kurumsal firmaların iş yemekleri için mekanı tercih ettiklerini söylüyor. 180 kişi kapasitesi bulunan Çeşme Dalyan Balıkçısı’nda Ege denince akla gelen mavi ve beyaz renklerine, şehirle uyum sağlaması için lacivert rengi ve ahşap ürünler eşlik ediyor. “Sadece mavi ve beyaz, insanlara yaz aylarını anımsatır; biz dört mevsimlik bir mekanız” diyen Atalay, “Burada radikal değişikliklerin peşinde değildik. Ege ruhunu yaşatmaya özen gösterdik. Meze ve balıklarımızı sunduğumuz iki özel üretim dolabımız var. Kapısız açık mutfağımız ise hem misafirlerin mutfağı görmesini hem de mutfak ekibinin rahat çalışmasını sağlıyor” diyor.
İletişim: 0216 573 45 45

Nalan Güneş

Kaynak: www.gastronomi.com.tr