Selim ve Nedim Diker kardeşlerin “Bir dükkanımız olsun” fikriyle hayata geçen Tükkan Cafe Restaurant, dekorasyonu ve mönüsüyle bölgenin iddialı mekanları arasında yer almaya aday. Retro tarzıyla tasarlanan Tükkan’ın en büyük özelliklerinden biri, beğendiğiniz bir objeyi satın alma imkanı sunması.
Sanatla gastronominin buluştuğu son dönemin gözde semti Karaköy’deki mekanlara konseptiyle fark yaratan bir yenisi eklendi. Selim ve Nedim Diker kardeşlerin “Bir dükkanımız olsun” fikriyle hayata geçen Tükkan Cafe Restaurant, dekorasyonu ve mönüsüyle bölgenin iddialı mekanları arasında yer almaya aday. Ekim ayında açılan üç katlı mekanın altı tamamen mutfak, girişi bar ve restoran, üst katı ise lounge olarak düzenlenmiş. Kapalı alanı 80 kişilik olan Tükkan, dış alanıyla birlikte 100’den fazla kişiyi ağırlayabiliyor.
Dekorasyonuyla fark yaratıyor
Önceden ocakbaşı olarak hizmet veren mekan neredeyse yeniden inşa edilmiş. Moda tasarımcısı olan kuzenleri Elif Aydın Tuna ile birlikte iç mimari ve dekorasyonu şekillendiren Diker kardeşler, Karaköy’de sanat galerileri ve cafelerin yoğun olduğunu göz önüne alarak girişmişler işe. Bu iki konsepti mekanlarında birleştirmeyi hedefleyen Selim ve Nedim Diker, dekorasyonun bölgede olmayan ve Türkiye’de çok nadir görülen özellikte olmasına özen göstermişler. Mekandaki her detayı tek tek düşündüklerini belirten Selim Diker, “Bu bölgeye baktığınızda hep sanat galerisi ve cafe… Biz de bu ikisini birleştirmeye çalıştık. Hazır alıp koyduğumuz şeyler yüzde 10’u geçmez. Her şeyi tek tek tasarladık. İnsanların fikirlerini sorduk. Fonksiyonelliği geri planda bırakmadan olabildiğince tasarıma gitmeye çalıştık. Genel anlamda etraftan gördüğümüz ve Karaköy çehresine uygun olacak şekilde retro tarzı döşemeye çalıştık. Eski şeyleri alıp farklı şekilde kullanma yöntemine daha çok başvurduk. Bir sanat galerisi olmasa da bir mobilya galerisi şeklinde bir şeyler uygulayalım istedik. Bu konsept de o şekilde oluştu.”
Beğendiğinizi alma imkanı
Mekandan içeri girdiğiniz zaman gerçekten bazı detaylar hemen dikkat çekiyor. Meyve sandıklarından yapılan bar, su borularından yapılmış avize, bavuldan koltuk bunlardan birkaçı… Dekorasyondaki detaylarla ilgili olarak Nedim Diker şunları söylüyor: “İçeride gördüklerinizin masa, sandalye vb. birçoğu tasarım. Onun dışında eski şeyleri alıp kullanabildiklerimizi dönüştürmeye çalıştık. Bavuldan koltuk, film makarasından avize, meyve sandıklarından bar gibi. Onun dışında elimizde olan her şeyi, hazır aldığımız şeyleri bile üstüne, altına, sağına, soluna bir şeyler ekleyerek, tekrardan farklı bir yön katmaya çalıştık. Daha uç noktalara gitmek istedik, yer döşemesinden tutun da mobilyalara kadar… Bir de insanların hep aklında vardır; ‘Ne güzel sandalyeymiş, ne güzel avizeymiş’ derler ama eve gidip araştırdıklarında aynısını veya benzerini bulamazlar. Biz dedik ki, eğer burayı bir sanat ve mobilya galerisi havasında bir restoran yapacaksak, müşterimize bu imkanı da sunalım. Yani sizin beğendiğiniz bir sandalyeyi veya beğendiğiniz bir avizeyi almak istediğiniz takdirde bizimle irtibata geçiyorsunuz. Biz ya yenisini sizinle beraber çalışarak yaptırıyoruz ya da Tükkan’da gördüğünüz avizeyi size verip, biz oraya yeni bir avize tasarlıyoruz.”
Sanat ve lezzet severler burada
Tükkan’da restorana ağırlık verilmiş ve yemek çeşitleri olabildiğince yüksek kalemde tutuluyor. Lezzetin ön planda olduğu mekanda, Karaköy’de bir fark yaratılmak istenmiş ve dünya mutfağından örneklerin yer aldığı bir mönü oluşturulmuş. Fark yaratmak için tasarımsal yönlerini ağırlıklı olarak ortaya koyduklarını ancak müşteriyi ikinci defa getiren şeyin her zaman lezzet olduğunu ifade eden Selim ve Nedim Diker, bu yüzden restorana, aşçılara ve kullanılan malzemelere çok önem verdiklerini belirtiyor. Öte yandan, Tükkan açılalı kısa bir süre olmasına karşın müdavimleri oluşmaya başlamış. Karaköy, Cihangir ve çevre semtlerden entelektüel, sanata düşkün, sakinliği sevenler, mekanı hemen kabullenmiş. Öte yandan, bölgedeki turistler de mekanın hedef kitlesi arasında yerini alıyor. O yüzden mönüye turistlere yönelik olarak eklemeler yapılmış.
Dünya mutfağından seçmeler
Tükkan’ın mönüsü İtalyan ağırlıklı dünya mutfağından oluşuyor. Mutfağın başında yer alan şef Furkan Okur, mönüye birçok spesiyal yemek koyduklarını belirtiyor ve birçoğu kendisinin yemekleri. Mekanda salatalara özel bir önem verilmiş ve özenilerek yapılan soslarla hazırlanan salatalar beğeni topluyor. Pizza çeşitleriyle de dikkat çeken Tükkan’da füme pizza gibi spesiyal pizzalar oldukça seviliyor. İtalya’daki kalite ve lezzette makarnaları Tükkan’da yiyebileceğinizi belirten şef Furkan Okur, mönünün diğer detaylarını şöyle anlatıyor: “Noddle’larımız çok beğeniliyor, onların da sosları ayrı ayrı hazırlanır. Risottomuz, ana yemeklerde levrek buğulama ve bonfilemiz öne çıkan lezzetlerimizden bazıları. Keza mantarlarımız özeldir; porçini, kültür, kestane mantarı vb. mantar çeşitlerimiz seviliyor. Tatlılarda ise güveçte yaptığımız sufle ile ön plana çıkıyoruz. Mozaik pastamız yine oldukça iddialı.”
Her yemeğin en iyisini ve en lezzetlisini sunmak için tedarik konusuna çok önem verdiklerini belirten Furkan Okur, en iyi eti bulana kadar birçok kasap gezdiklerini söylüyor. Tükkan’a giren ürünlerin tek tek kontrol edildiğini belirten şef, sebze ve meyvelerin de halden günlük ve tek tek seçilerek alındığının altını çiziyor. Henüz alkollü içkinin servis edilmediği mekan, soğuk içecek çeşitlerinin yanı sıra çaylar ve özellikle kahve çeşitleriyle bistro keyfi yaşatıyor.
Cüneyt Söz
Kaynak: www.gastronomi.com.tr
