Mini Kitchen by Hecha, hem lezzetli yemekler sunan bir cafe, hem yemek yapmanın püf noktalarını öğreten bir atölye hem de Hecha ürünlerinin satışını gerçekleştiren bir shop. Kısacası, Mini Kitchen’ı döküm tencere ve tavalarda yaptıkları yemeklerle, mevsimsel mönüler hazırlayan gurme bir atölye olarak tanımlayabiliriz.
Geçtiğimiz yıl Mayıs ayında hizmet vermeye başlayan Mini Kitchen by Hecha, Feneryolu Cemil Topuzlu Caddesi’nde konuklarını ağırlıyor. Yeteneğini doğal pişirme ve dökme demir malzemeden alarak pişirme gereçleri üreten Hecha ortaklığında açılan mekan, Aslı İzgül, Yağız İzgül ve Şef Burçak Ersen’in fikriyle hayata geçiyor. Mini Kitchen, misafirlerinekaliteli ve sağlıklı lezzetleri bir arada sunarak, öğretici ve yenilikçi yemek çözümleriyle örnek teşkil etmek ve Hecha ürünlerini bu tat merkezinde tanıtarak döküm malzemenin sağlık ve kalitesini ev mutfaklarında da yaygınlaştırma amacıyla yola çıkıyor. Özetle Mini Kitchen by Hecha’yı; Hecha döküm tencere ve tavalarda yaptıkları yemeklerle, mevsimsel mönüler hazırlayan gurme bir atölye olarak tanımlayabiliriz.
Dekorasyonda doğallık ön planda
Mini Kitchen, bahçe bölümünde 40, iç kısımda 10 olmak üzere 50 kişiye kadar konuk ağırlayabiliyor. Bahçe kısmı sadece yaz aylarında kullanıma açılıyor. Göz yormayan bir dekorasyona sahip mekanda, doğal malzemeler kullanılmaya özen gösterilmiş. Satışa sunulan Hecha ürünleri de dekorasyona renk katıyor. Toprak renk, bej, ahşap malzemelerle sıcak bir atmosfer yaratılan mekanın dekorasyonunu bağımsız tasarımcılar yapmış. Aslı İzgül, mekanın konsepti hakkında şunları söylüyor: “Burası 40 metrekare iç kapasitesi olan çok küçük bir yer. Bu mekanı çok iyi değerlendirmek istedik. Burada sadece Hecha ürünleri kullanarak yemek atölyeleri düzenliyoruz. Aynı zamanda da cafe hizmeti veriyoruz. Butik bir mönüsü olan mekanımızda, mevsimsel ürünlerin kullanıldığı lezzetli yemekler hazırlıyoruz. Aynı zamanda da Hecha ürünlerinin satışını gerçekleştiriyoruz.” Şef Burçak Ersen ise mekan konsepti hakkında, “Burayı açarken yemekleriyle öne çıkmasını istedik. Bu yüzden yemek atölyelerinin de olduğu bir konsept geliştirdik. Hecha stratejik ortağımız ve döküm çok sevdiğim bir ürün olduğu için workshop’larda döküm ürünler kullanmak istedim. Ayrıca bu, dökümün satışına ve tanıtımına da katkı sağlıyor. İnsanlar dökümle hazırlanan yemeklerin farkını görünce ona yöneliyorlar. Biz de bu üç amacı birleştiren bir konsept hazırladık” diyor.
Mönüde mevsimsel ürünler kullanılıyor
Mini Kitchen’ın mönüsünde mevsimsel ürünler kullanılıyor. Tipik bir cafe mönüsüne sahip. Mönüde; sabah kahvaltısının yanı sıra çorbalardan dökümde mücvere, ızgara levrek salatasından fırında somona kadar mekana özgü lezzetler yer alıyor. Bir de günlük mönüler hazırlanıyor. Bu mönüde ise; çorba, sebze, makarna, balık gibi ana mönüde yer almayan yemek seçenekleri sunuluyor. Akşamüstü çay ve kahve keyfi için günlük olarak kiş, muffin, turta gibi lezzetler hazırlanıyor. Pazar günleri ise mekan sadece brunch keyfi için kapılarını açıyor. Saat 17:30’a kadar süren brunch’ta, farklı bir mönü oluşturulmuş. Fırında hazırlanan somonlu, jambonlu, mantarlı yumurta çeşitleri, klasik kahvaltı tabağı, pankek, simit, eggs Benedict gibi birbirinden değişik lezzetleri brunch mönüsünde tatmak mümkün. Yemeklerin lezzetiyle ya da sunumuyla birçok cafe mönüsüne göre fark yarattığını anlatan Burçak Ersen, “Aslında zor bir şey yapmaya çalışıyoruz. Üç konsepti birleştiriyoruz. İnsanlar önce şaşırıyorlar. Cafe mi, atölye mi, yoksa bir shop mu diye. Birbirine ivme kazandıran işler bunlar. Açıkçası bu konuklarımızın çok hoşuna gidiyor. Bir daha geliyorlar” diyor.
Yemek pişirmenin püf noktalarını öğretiyorlar
Mini Kitchen, yemek pişirmenin püf noktalarını öğrenmek ya da farklı türlerde yemekler öğrenmek isteyenler için de mini atölyeler ve workshop’lar hazırlıyor. Sınıflar en fazla 10, en az altı kişiyle açılıyor. İsteyenler kendi grubunu oluşturarak mekanın uygun gününde istedikleri atölyeyi organize edebiliyorlar. Ayrıca kurumlara özel motivasyon workshop’ları da yapmak mümkün. Yaz sezonunda ise eğitimlere ara veriliyor. Dersleri şef Burçak Ersen veriyor. Burçak Ersen, atölyeler hakkında şu bilgileri veriyor: “Anadolu Yakası’nda çok fazla atölye olmaması bizim için avantajlı bir durum. Derslerimiz, piyasadakilerden içerik ve teknik olarak biraz farklı. Av hayvanlarıyla yemek hazırlama, enginar mevsiminde beş ayrı yemek, suşi atölyesi gibi iddialı atölyeler gerçekleştirebiliyoruz. Klasik İtalyan, Fransız mutfağına dair workshop’larımız da oluyor.” www.minikitchen.com.tr
Yazı: Aliye Gümüş
Kaynak: www.gastronomi.com.tr
