Rakı, içimiyle, sunumuyla, eşlik ettiği lezzetleriyle özel bir içki. Herşeyden önce milli içkimiz. Rakıyı diğer içkilerden ayıran ise, illaki yanında yemek ve meze çeşitlerinin eşliğini istemesidir. Bira, votka, cin, viski, şarap gibi tek başına da içilebilen içkiler yanında rakı, sofra kültürüyle diğerlerinden ayrılır. Rakı mezeleri olarak ifade edilebilecek soğuk-sıcak yiyecekler rakının olmazsa olmazıdır. Rakı, kalorisi yüksek güçlü bir içki olması sebebiyle, bu gücü dengeleyebilecek besinlere ihtiyaç duyurur. Distile bir içki olarak, fermente içkilere (Bira, şarap gibi) oranla çok daha yüksek alkol oranına sahip olması, alkolün acıktırıcı etkisiyle rakıya eşlik edecek yiyecekleri de ön plana çıkarmıştır. Bu nedenle ki rakı kültürü özellikle mezeler üzerinde yükselmiştir tarih boyunca. Meyhane kültürü ise rakının mezeyle sunumunu temel alan, Osmanlı’dan günümüze ulaşmış kadim bir içki anlayışımızdır diyebiliriz. Yakın dönemde yayınlanan ve 500 yıllık rakı tarihini anlatan “Rakı Ansiklopedisi” bu konuda çarpıcı bilgilerle dolu.
Şu var ki, rakı mezeleri deyince, bölgeden bölgeye, damak tadından mevsim lezzetlerine farklılık gösterir. Örneğin Ege’li bir rakısever, zeytinyağlı ot ve sebzelerden oluşan, özellikle balık sofrasında, deniz ürünleri lezzetlerine eşlik eden mezeleri tercih edebilir. Daha çok deniz börülcesi, radika gibi otlar ya da közleme patlıcan ezmeleri, biber közleme, musakka türü sebzeli mezeleri örnek verebiliriz. Cacık, haydari gibi yoğurtlu mezeler de rakı sofralarının gözdesidir. Güneydoğulu bir rakısever ise et ve kebap ağırlıklı sofrasına acılı, bol baharatlı mezeleri konuk etmeyi sever. Gaziantep’in ünlü babagannuşu, çiğ köftesi, acılı ezmeleri, sumaklı, isotlu salataları, bu sofraların olmazsa olmazıdır.
Bölgesel farklılıklara damak tadı da katılır. Kimi rakı yanında ekşi-mayhoş lezzetleri, kimi tuzlu, kimi acı, çok azı da tatlı mezeleri arar. Bu noktada şunu söylemek gerekiyor. Rakı mezesinin mutlaka önceden hazırlanması biraz zaman alan (Arnavut ciğeri, şakşuka, haydari, piyaz, pilaki, zeytinyağlı dolma vs. gibi) bir yemek olmasına gerek yoktur. Mevsimine göre yeşil erik, portakal, sulu ve tatlı bir Kırkağaç kavunu ya da kuruyemiş (Atatürk’ün de çok sevdiği beyaz leblebi gibi) türü kolay temin edilebilen yiyecekleri de makbuldür. Fakat rakı için belki de en çok tercih edilen lezzet, peynir çeşitleridir. Beyaz, tulum, kaşar, dil peyniri gibi bilinen peynir lezzetleri yanında, özel küflendirme yöntemleriyle üretilen “kopenesti” türü peynirler de rakı ehli olanların gözdesidir.
Konumuz olan ve belli tariflere göre yapılan rakı mezeleri ise hem zaman, hem emek hem de biraz marifet gerektirmektedir. Bir rakı sofrası tarif ederken bu tür mezelerden hiç olmazsa bir ikisinin mutlaka masada yer alması lazım. Çünkü rakı keyfi biraz da mezeleri sayesinde çıkar. Aslında mezenin varlığı, rakının daha yavaş içilmesini sağladığı için önemlidir. Bir bakıma meze rakının frenidir. Rakı içme adabı konusunda duayen bir isim olarak kabul edilen, Osmanlı döneminin en büyük gurmesi diyebileceğimiz ünlü gazeteci, yazar Ahmet Rasim, bir duble rakının 5’er dakika arayla, 6 ila 8 yudumda içilmesini (Yaklaşık yarım saat ila 45 dakika aralığında) tavsiye etmekte. Bu içim aralığını korumak, rakıyı hızlı tüketmemek için mezeler en iyi yardımcıdır denilebilir.
Rakı mezesi yerine göre bir sanat, yerine göre bir muhabbet, yerine göre bir ihtiyaçtır. Varlığı tat, keyif, güzelliktir. Yokluğu kabul edilebilir ama illaki de aratır…
Aşağıda verdiğimiz, sevilen 2 rakı mezesi tarifi ile sofranıza renk ve lezzet katabilirsiniz;
Rokalı biberli haydari
Malzemeler:
- 2 su bardağı yoğurt
- 4 adet çuha biber
- 1 demet roka
- 3 çorba kaşığı tereyağ
- 2 diş sarımsak
- tuz
Hazırlanışı:
Biberleri yağda kızarttıktan sonra kabuklarını soyup ince kıyın. Rokayı da aynı yağda hafifçe çevirip ince kıyın. Roka ve biberi 1 çorba kaşığı tereyağında soteleyin. Dövdüğünüz sarmısağı yoğurda ilave edin. Tuzu ve sotelediğiniz yeşillikleri de yoğurda ekleyerek karıştırın. Kalan 1 çorba kaşığı tereyağını eriterek hazırladığınız karışımın üzerine dökerek servis yapın.
Malzemeler:
- 1 su bardağı börülce
- 1 büyük soğan
- 1/2 demet maydanoz
- 1 adet limon
- 2 yemek kaşığı sirke
- tuz yeteri kadar
- 2 yemek kaşığı zeytinyağı
- pul biber
Hazırlanışı:
Börülceleri haşlayın.Börülcelerin rahatlıkla soyulması için bir saat kadar soğuk suda bekleterek soyun. Börülceleri bir kaba alın. Üzerine piyazlık doğranmış soğan, kıyılmış maydanoz, sirke ve tuz ilave ederek karıştırın. Servis tabağına alarak isteğe göre süsleyip servise sunun.
[…] Rakı herşeyden önce, illaki sofra arayan bir içki. Fakat bu sofranın zengin yemek ve meze çeşitleri ile dolu olması da gerekmiyor. Mevsimine göre domates, peynir, kavun, belki birkaç ara sıcakla […]
[…] ya da Anadolu’nun ciğerli, yoğurtlu, peynirli, baklagilli bir mezesi. Bazen rakılı bir çilingir sofrasıda yerini alır meze, bazen de içkisiz bir masanın tek başına da yenilebilen yemeği olur meze. […]
güzelllll 🙂
güzel anlatımmm
[…] Türk mutfağının en önemli yoğurtlu mezelerinden biri. Özellikle de rakı mezesi olarak oldukça çok tercih edilir. Haydari yapmak için önce sarmısakları ezelim. Beyaz peynir […]
musakka yemeğini nereden kaynak alıpta yazdınız bilmiyorum ama kesinlikle ve hiç bir yörede meze değildir. musakka tıpkı patlıcan kızartması gibi başlayıp, domates-soğan-sarımsak ve kıyma ile harmanlanan bir akdeniz yemeğidir. elbette patlıcan pek çok mezenin malzemesidir ama musakka bu listeye giremez. kaynağınızı bilmek, bu hatayı orada da düzeltmek isterdim.
Hasan beye katılıyorum,musakka meze değil yemektir.Benim takıldığımsa isli peynir.ve küflü yani rokfor demek istediniz sanırım.Biz rakıcılar ezine peynirini tercih ederiz.Meze geleneğiizinde cılkını çıkartıp yabancılaştırmayınız..ricam artık rakı geleneğini şaraplaştırmayın.zaten eski rakıcılar görürlerse benim gibi rencide olurlar.
Ben yazarın Egeli olmadığını ve yeterince araştırmadığını düşündüm … yaz aylarının en leziz yemeklerinden olan musakkanın yanına pilav ve cacık çok iyi gider .. asla bir meze değildir .. bir de rakı yanında kaşar ve dil peyniri değil en güzelinden beyaz peynir bilemedin İzmir tulumu ararız .. yazıları süslemek için kırk yıllık mezelerimize ihanet etmeyelim …
Rakının en güzel mezesi muhabbet’tir gerisi ise teferruat muhabbet olmayan masada bi tek rakı bile talı olmaz.